Yenilebiliriz, yenebiliriz. Yenildikçe üzüntüye katlanmasını bilmeliyiz. Bu da onurlu bir dvranıştır. Yenince de dengeli sevinmeliyiz. Bizler sadece değişik renklere gönül vermiş seyircileriz. Yönetici kardeşlerimizin diğer camiaların yöneticileri ile ilgili konuşurken daha dikkatli olmaları gerekiyor. Hepsine sevgim, saygım sonsuz.

Geçen gün bir çalıştay yaptık. Çok önemliydi. Türkiye'deki bütün liglerin ve kulüplerin temsilcileri oradaydı. Sayın Cumhurbaşkanımız da bizi kabul etti huzuruna. TFF Başkanı Nihat Özdemir, yabancı sınırı konusunu konuşurken Cumhurbaşkanımızın adını andı. Cumhurbaşkanımız, buna iyi bir tepki verdi. Bizi şaşırtan ama çok mutlu eden bir konuşma yaptı. Bir devlet adamı duruşu ile "Arkadaşlar lütfen spora siyaseti karıştırmayın" dedi. "Lütfen benim adımı sayın Cumhurbaşkanı'nın görüşü de bu şekilde" diye katmayın dedi. "Ben bunu söyleyeceksem kendim söylerim, taşerona gerek yok" dedi. Bu nedenle Cumhurbaşkanımıza teşekkür ederim. Spora siyaseti sokmamamız gerek.

Zekeriya Alp'le hayatımda bir kere rastlaştım. Orada tanıyınca da baş selamı verdim. Rize maçına gidemedim. Benim yüreğim burkuldu. Galatasaray değil, Rize'ye de olsa insanın içi burkuluyor. Siz orada göz göre göre bir takımın hakkını gasp ediyorsunuz. Korkmayın, gördüğünüzü çalın. Birine penaltı verdim, ikincityi vermeyeyim gibi bir düzenin içine girerseniz o işin içinden çıkamayız.

Ben hakemlerin artniyetli olduklarına inanmıyorum, inanmak istemiyorum. Devamlı basireti bağlanan hakemleri istemiyorum. İyi niyetli de hata yapsalar, insanlar onlara karşı inançlarını kaybettiler. Federasyonun da alacağı tedbirleri istiyorum, affetmemesini istiyorum.

ARDA TURAN AÇIKLAMASI

Sevgili hocamızla yılbaşında görüştük. Kendisine sordum bu konu nedir? O da, "Gazeteci sordu, ben de cevap verdim" dedi. 2 Şubat'ta 4 saat toplantı yaptık. Arda Turan'ın A'sı geçmedi. Bize intikal etmiş bir şey yok. Devamlı sosyal medya üzerinden bunu işlemek ne kadar doğru bilmiyorum. Biz, bize intikal etmeyen konuda ahkam kesmeyiz.