Galatasaray’ın Club Brugge maçında son dakikalarda yediği gol, büyük hayal kırıklığı
yaşatmıştı. Yıkılmıştık. Brugge maçından 5-6 gün sonra ise Trabzonspor’u son dakikada
yıkan, bu kez Cimbom oldu. Sarı kırmızılı takım, konuk olduğu Trabzonspor ile 1-1 berabere
kaldı. Galatasaray’ın mücadeleci futbolu, Trabzonspor karşısında zirveye çıktı. Sarı kırmızılı
takımdaki mücadele ve coşkunun birleşimi, oyunu rakip sahada kabul eden, ettiren anlayış,
1-0 geriye düştükten sonra morallerin bozulmaması, maçtan kopmayış ve mağlubiyeti
kabullenmeme, gelecek haftalar için önemliydi. “Galatasaray, Trabzonspor’dan fark yer. Lige
havlu atar.” şeklindeki düşüncelere, sarı kırmızılı takım en iyi cevabı Trabzonspor karşısında
gösterdiği performansla verdi. Galatasaray, büyüklüğünü yine gösterdi. Kötü gidişata verilen
tepki, olumsuz havayı biraz olsun dağıttı.
Fatih Terim’in oyunu okuması ve yaptığı yerinde oyucu değişiklikleri maça damgasını vurdu.
İmparator, tecrübesini konuşturdu. Hocanın Seri’yi hemen oyuna alması, Galatasaray’ın
önde oynamasını sağladı. Ardından Jimmy Durmaz ve Emre Mor’u oyuna sokuş, Terim’in
galibiyeti ne kadar istediğini gösterdi. Galatasaray’ın hücum oyunu, oyuncuların
pozisyonlarının değiştirilmesi, örneğin Donk’un ileriye alınışı, oyuncuların hırsı, isteği ve
çabası sonuç verdi. Cimbom, Nagatomo’nun 90’da attığı golle eşitliği yakaladı. Galatasaray
maçı kazanabilecek pozisyonlara da girdi.
Futbol, doğruları yaparsanız size nankör değildir. Ama yanlışlar yaparsanız da affetmez.
Trabzonspor maçında bunu net şekilde gördük. Galatasaray, futbol adına doğruları yaptı.
Karşılığını puanla aldı. Trabzonspor ile Trabzon’da oynamak kolay değil. Hele 1-0 geriye
düştükten sonra Trabzonspor’dan puan almak, hiç kolay değil. Altın değerindeki bu puanı
Terim aldı. Hocanın yaptığı hamleler, maçın kaderini belirledi. Terim’in yerinde başka bir
hoca olsaydı, bu futbol olmazdı. Bu sonuç alınamazdı. Terim, Galatasaray için büyük bir güç.
Gücün değeri bilinmeli.
Ahmet Ozan Gürsoy